BRÜKSEL
MEKTUBU
Yakup
YURT
|
|
yakup.yurt@skynet.be
|
GEMİDE KAPTAN VE PUSULA VAR MI ?
Belçika’mız demokratik, laik,
sosyal bir hukuk devleti.
Aynı zamanda gelir düzeyi yüksek bir refah devleti.
Küçücük olmasına karşın, çok karmaşık bir idari yapısı var.
Sağlıklı gibi görünüyor, ama kronik hasta.
Ve mantıklı, rasyonel, inandırıcı tepkiler gelmiyor geleceğe
dair.
***
Belçika’nın pek az ülkede görülen farklı bir özelliği var.
Ülke içinde dil sınırı (frontière linguistique)
olan ender ülkelerden biri…
İşte o dil sınırı her şeyi mahvediyor.
Ülkenin Kuzeyi ile Güneyi günden güne ayrışıyor, Flamanlar
ile Valonlar sürekli çatışıyor …
Aslan simgeli Flamanlar sayısal üstünlüğümüz var,
istediğimizi yaparız havasında !
Horoz simgeli Valonlar fazla kükreme aslanım, bir öterim
feleğini şaşırırsın edasında !
Aslan ile horoz arasında sıkışıp kalmış süsen çiçeği simgeli
başkent Brüksel ayrı bir alem…
***
Ülkenin federal başkenti, Flamanya’nın başkenti, AB’nin
başkenti, Türkü, Faslısı, Afrikalısı, Latin Amerikalısı,
Asyalısı ile yetmiş iki buçuk milletten insanıyla tam
kozmopolit bir kent…
Bir dil, din, inanç, renk, kültür ve beklenti cümbüşü.
Kendine ait hükümeti olan ayrı özerk bir bölge.
Gündüz nüfusu gece nüfusundan 200.000 kişi daha fazla olan 1
milyonluk bir dünya kenti.
Her arayanın aradığını bulabileceği bir mekan.
Her alanda, her zevke ve her keseye hitap eden değişik tat
ve lezzetler diyarı.
Birbirini eskisi gibi sevmeyen, duygusal bağları çoktaan
kopmuş eski “aşıkların” ihmal edilen çocuğu ve onun
ayrılmayan parçası BHV kuyruğu…
Güçlü idare ve bürokrasisi sayesinde bir yıldan beri kendi
kendini hükümetsiz de idare edebileceğini kanıtlamış olan
tuhaf bir bölge…
***
“Uzlaşmacılığı” ile övündüğü halde uzlaşmama
konusunda dünya rekoruna doğru hızla ilerleyen gerçeküstücü
bir ülkede yaşıyoruz sanki !
Sayılarının 100.000’ler civarında olduğu söylenen “kaçakların”
yaşadığı, çalıştığı, çocuklarını okula gönderdiği,
hastanelerinde tedavi gördüğü, sesini duyurmak için açlık
grevleri yaptığı, vinçlere tırmandığı, polisin gerginleştiği,
gergin bir af beklentisi içinde olan insanlar diyarı bir
tüketim toplumu…
Hayat pahalılığının ve enflasyonun sürekli arttığı bir ülke…
Olumsuz örnekleri çoğaltarak zaten bozuk olan moralinizi
daha da bozmak istemiyorum.
Zaten sizler de biliyorsunuz ; herşey gözler önünde…
***
800.000 rekor tercih oyu alarak seçilen ve içinden çıktığı
partiye söz geçiremeyen başbakanın işi gerçekten zor !
Öylesine zor ki, ya Valonların dediğini yapacak, Flamanları
kızdıracak, hükümet düşecek ; ya da Flaman milliyetçilerinin
dediğini yapacak, Valonları kızdıracak, hükümet düşecek…
Yani başbakanlıktan olacak…
Yani Yves Leterme ya kaybedecek, ya kaybedecek…
Anlaşılan o ki Flamanlara daha dişli, daha güçlü, daha sert,
daha Flamancı bir başbakan gerek…
Her ne pahasına ve sonucu ne olursa olsun…
Ya olacak, ya olacak ; o kadar !
***
Son iki gündür ajanslardan gelen haber başlıklarına göz
atalım isterseniz :
BHV düğümününe çözüm bulmak için son 48 saat.
Frankofonlarda medyatik sessizlik.
Leterme’e Berlin’de Belçika’nın siyasal sorunları soruldu.
Bu akşam BHV toplantısı yok.
“Devlet reformu yoksa, Flaman parası da yok”.
Bir zamanlar Süleyman Demirel söylerdi : “Ne Şam’ın
şekeri, ne Arab’ın yüzü”.
Yakında da Frankofonlar “Ne Bruges’ün kanalları, ne
Flaman’ın masalları” derlerse hiç şaşmayın.
***
Yani gemi hâlâ yüzüyor.
Ama kaptan var mı, pusulaya bakıyor mu ?
Gerçekten merak ediyorum…
Hani derler ya : “Binmişiz alamete, gidiyoruz kıyamete”.
Allah sonumuzu hayır eyleye…
Yakup YURT ©, Belexpresse.be
Brüksel, 07 Mayıs 2008
YAZARIN
DİĞER
YAZILARI:
GEMİDE
KAPTAN VE PUSULA VAR MI ?
1968-
2008 : 40 YILDA NEREDEN NEREYE ?
24
NİSAN 1982 YANGINI VE “CEBELER”
“SİAMO
MOLTO ADDOLORATİ”
En
büyük terör ırkçılıktır
Doğum
günümde yaşamımdan kesitler
Güvenoyu
mu, mayınlı tarla mı
Tarihte
bugün...
Kaptan
Pilot Yves'in Ulusa Seslenişi
Irkçılık
umutsuzluktan besleniyor...
İnanc
düşmanı özgürlük havarisi
Seyir
devleti ve Sarkozy
Rehberlik
nedir, ne değildir
Yoğurt
tuttu mu, tutmadı mı, yakında görülecek…
Danke
Şön Dazlak
Brüksel’de
durum ne?
Medya
diktatörlüğü, gönül körlüğü
Sisli
havada siyaset
Kurban
Bayramı Arifesinde Bazı Görüşler!
07
Aralık dört iyi insanımızın öldüğü kötü bir gün…
Belçikalılaştıramadıklarımızdanmısınız?
İstanbul’a
gay belediye baskanı mı? Vay anasını…
Ah
Belçika, vah Belçika
Bayram
geldi neyime!
Bugün
19 Mayıs Gençlik Ve Spor Bayramı (mı)?
SARKOZY
VE SEÇİMLERE BİR AY KALA
BELÇİKA'DAKİ DURUMUMUZ...
Gerçek
tek, yorumlar farklı...
Kem
küm, lam lum!
MERİNOS
KOYUNU MU, GLOBAL SERMAYENİN OYUNU MU?
BRÜKSEL'E
KAR YAĞDI, GÖNLÜM ÜŞÜDÜ…
Yılbaşı
bahane, dostluk şahane
Yılbaşı
gecesi yaklaşırken
Küresel
Sessizlik
İmkansızı
olanaklı hale getiren devlet adamı: Bülent Ecevit
Korku
Bahçesinde Sevgi Yeşermez
Bugün
23 Nisan
Tarihte
ve gelecekte kadının yeri
Mösyö
Sarkozy kimdir?
Esti
Nesim'i Bahar, Ya da Nevruz Ateşi
Darbede
Doğan Deniz
Kısır
Döngü veya Kuyruğunu Isıran Yılan
Edison
lambaya püf dedi!
Her
şeye gülünür mü?
Mozart
Bugün 250 Yaşında
UĞUR’suz
bir günün düşündürdükleri!..
Kurban
Bayramı Arifesinde Bazı Görüşler
Epifani
Yortusu ve Kral Galetası
Düşünüyorum,
Öyleyse Varım
(Descartes)
Yılbaşı
Gecesi Yaklaşırken
Ankara-Brüksel
Diyaloğu...
BREL
en büyük Belçikalı seçildi
Çağdaş
Uygarlık
Yolları
Mayın
Döşeli
Adile
Naşit: Vazgeçilmez ve bir daha gelmez…
İntihar
Komondosu Belçikalı
Meryem
Dil
ve Aşağılık Duygusu
ÖEK
Üçlüsüne Ne Oldu?
Bayram
Geldi Neyime
Ramazan
Bayramınızı candan kutlarım!...
Ah
Mutluluk Ah!..
Değişim,
Gelişim ve İlerleme
Sınıftan Atılan "İnkarcı"...
Avrupa,
Avrupa, Duy Sesimizi...
La
Brabançonne ve İstiklâl Marşı
Darbelerle
Dolu 55 Yıl
Tükenen
Ömürler
Gurbetten
Gelmişim...
Lahey'de
Kısa Bir Günden İzlenimler
1950’den
Mektup Var…
Nereden
geldik, nereye gidiyoruz?
Tutarlılığa
Davet
Köprünün
altından daha çok sular akacak
SAYFA
BASI
|