A vitaminini unutmayın! Mevsim meyvesi gibisi yok. Strese son vermenin 15 yolu Kendinizi değil kilonuzu yakın
·  ANASAYFA  
·  AVRUPA HABER  
·  MEDYA  
·  EKONOMI  
·  FIRMALAR  
·  SPOR  
·  YAZARLAR  
·  BASIN ÖZETLERI  
·  COCUKLAR  
·  KADIN & YASAM  
·  BEDAVA POST  
·  DOWNLOAD  
·  TREIBER  
   
   


  BRÜKSEL MEKTUBU

               Yakup YURT

 

yurtyakup@gmail.com




BRÜKSEL ADLİYESİ’NDE ÇİFTE CİNAYET…

 Belçika küçük ama tuhaf  bir ülke…
Soyut ve karmaşık yapısıyla türbülansta uçmaya alışık otomatik pilota bağlanmış bir uçak izlenimi veriyor…
Kırk küsur yıldır uğraşıyorum ; bir türlü çözemedim… 
Bir bardak suda öyle fırtınalar kopartıyor ki siyasetçiler duyan da okyanusta tsunami var zannneder !
On milyon nüfuslu ülkede sayısal üstünlük sahibi Flamanlar “elimizde düdük, dediğimiz dedik” diye diye yürüyorlar Brüksel banliyösünde…
Pardon, Paris çevresine banliyö, Brüksel çevresine ise periferi deniyor !
Lütfen karıştırmayın benim gibi !
İdari hukuk açısından Flaman topraklarına dahil periferide halkın yüzde sekseni Fransızca konuşuyor, ama resmi dil Flamanca…
Anlayışlı Flamanlar yine de bir takım kolaylıklar sağlamışlar Fransızca konuşanlara…
O sebeple bu altı belediyenin adını “kolaylık sağlanan belediyeler” koymuşlar…
Bu insanların çoğunluğu da göçmenler nedeniyle Brüksel’i terk ederek kafa dinlemek için sakin semtlere taşınan zengin insanlardan oluşuyor !
Bahçeli villalarda oturuyorlar, ama “dik kafalı” olduklarından bir türlü Flamanlaşmıyorlar…
Flamanlar durumdan memnun değil.
Flamanların kültür milliyetçisi partileri durumun olumsuzluklarını acımasızca kullanıp palazlandılar ve Flamanya’nın başına bela olmaya başladılar.

***

İşin garibi olayın gerçek mağduru, Flamanya’nın başkenti, Federal başkent, AB’nin başkenti, birçok önemli uluslararası kuruluşun ve kordiplomatiğin bulunduğu, Belçika Anayasası’na göre üçüncü özerk bölge olması gereken Brüksel de Flamanya topraklarında…
Kendisini Valonya’ya bağlayan bir koridora bile sahip değil.
Ama bir milyon nüfusa sahip 3.cü Bölge Brüksel’e fikrini soran da yok, para veren de yok !

***

Brüksel Doğu Bloku kökenli çetelerin ve dilencilerin istilasına uğradı…
Brüksel’de yaşayan birçok insan kağıtsız, küreksiz, yüreksiz, sigortasız, kaçak çalışarak kapitalist sistemin allandıra ballandıra sunduğu tüketim sarmalına tutunmaya çalışıyor…
Tüketim toplumuna teğet geçiyorlar, kelimenin tam anlamıyla…
İnsanlar işsiz, eğitimsiz, mutsuz ve umutsuz…
Sosyal yardımlarla geçinenen çoğunlukta…
Geçinemeyen çiftler hem boşanıyor, hem de müşterek çocuklar üzerinden birbirine şantaj yapıyorlar…
Çocukları biribirine karşı kullanıyorlar.
Valonların ve Flamanların Brüksel’i kullandığı gibi…
Velayet hakkı, ziyaret hakkı, nafaka, istisanai masrafların paylaşımı konularında anlaşamayan çiftler çocukları kalkan yaparak intikam yolunu seçiyorlar.
İnsanlar karnını zor doyuruyor, kiralar ödenemiyor !
İmkansızın peşinden koşan Sulh Hukuk Mahkemeleri çaresiz…
Genellikle emekli emniyetçilerden oluşan duruşma mübaşirlerinin mesai saatleri dörtte üç oranında azaltılıyor…
Salon nizamını sağlayan bu kişilere kibarca kapı gösteriliyor…
Sağlanacak sakız parası tasarruf için bu yaşlı ve faydalı insanlar evlerine hapsediliyor ve hayatla bağları kopartılıyor…
Kadroları ve imkanları yetersiz !
Ve bugün Belçika tarihinde ilk kez, Brüksel Adliyesi 4.cü Sulh Hukuk Mahkemesi hakiminin verdiği kararı beğenmeyen yabancı kökenli bir veya iki zanlı bayan hakimi ve katibini duruşma salonunda silahla ve baltayla öldürdükten sonra kaçtılar.
Bütün siyasi partilerin ağır topları hemen olay yerine koşuştular…
Malûmunuz, 13 Haziran günü, yani on gün sonra, erken genel seçim var…
Herşeyin para olduğu günümüzde kamusal hizmetlere ayrılan bütçelerden tasarrufa gidiliyor…
Sanki sağlıkta, eğitimde, adalette, güvenlikte tasarruf yapılabilirmiş gibi…
Çok geçerli bir mesleğiniz veya çok üst düzey bir yüksek tahsiliniz yoksa ve birkaç yabancı dil bilmiyorsanız sizi çok zor günler bekliyor…

***

Belçika hakkında olumsuz yazılar yazarak Belçika’da yaşayan Türk toplumuna kötümser ve olumsuz mesajlar verdiğimi düşünen bazı okuyucularımın hoşuna gitmese de, ben uyarı görevimi yapıyorum.
Şunu da bilsinler ki ben olaylara sosyal bilimci olarak makro düzeyde bakıyorum.
Mikro düzeydeki istisnalara sevinmekle birlikte onları mutlu ve iyimser bir tabo çizmek için yeterli görmüyorum.
Elimde damlalıkla okyanus tedavisine soyunmadım.
Ne oldum delisi olmadım ; olanlara da güldüm geçtim…
Lamı cimi yok : Her alanda evrenselliği yakalamak zorundayız…

Yakup Yurt ©
Brüksel, 04 Haziran 2010
yurtyakup@gmail.com

 YAZARIN DİĞER YAZILARI:

BRÜKSEL ADLİYESİ’NDE ÇİFTE CİNAYET…
FACEBOOK’TA FİLOZOFİK ETKİLEŞİM…
19 MAYIS 1919 – 19 MAYIS 2010 : NE DEĞİŞTİ?
KİMLİK Mİ ÖNEMLİ, KİŞİLİK Mİ ?
HALKIN DERDİ SEÇİM DEĞİL, GEÇİM…
MARİANNE THYSSEN BAŞBAKAN OLABİLİR Mİ ?
DURUM KÖTÜ, AMA NABIZ ATIYOR…
Eski Belçika bitti, yenisi yolda…
BUGÜN 23 NİSAN
2030’DA BRÜKSEL …
BATI SİSTEMİNİN İFLASI…
SUÇ TERCÜMANDA…
YAZMA NEDENLERİM
GÖÇ, HAYALLER VE IRKÇILIK
TACİZ Mİ, CİNSEL HACİZ Mİ ?
KADINLAR, ERKEKLER VE İNSANLIK…
14 ŞUBAT SEVGİLİLER GÜNÜ VE 3S KURALI…
İKTİDAR-MEDYA İLİŞKİSİ BULANIKTIR…
FACEBOOK FIRTINASI : FAYDA VE ZARARLAR…
MARANGOZLUK HATASI MI?
YAŞAMINIZ NE KADAR İNSANİ 
MUTLULUĞUN FORMÜLÜ VAR MIDIR ?
NÜKSEDEN DERTLER
EVLİLİĞİN RENGİ
NOBEL Mİ, TEŞVİK PRİMİ Mİ ?
KARABİBERİM’DEN YORGUN DEMOKRAT’A ÖZÜR…
ÇİKOLATADAN MİNARE İNŞAATI…
PARA SAÇMA, AVUÇ AÇMA…
AH DUVAR, VAH DUVAR…
FRANSA PARA İLE İMAN İLİŞKİSİNİ YARGILADI…
İSTİHDAM “HARAM”, İHRACAT “HELAL”
BUGÜN SÖYLENECEK ÇOK ŞEY VAR !
Gemlik’e doğru “zeytin dalı” göreceksin, sakın şaşırma…
AVRUPA’NIN GELECEĞİ NASIL OLACAK ?
FRANSA’NIN HOROZU
DOĞRU TEŞHİS, ERKEN TEDAVİ
SEÇİM Mİ GEÇİM Mİ ?
İLKBAHAR-SONBAHAR SOHBETİ
Nefret dolu birliktelikler…
NAZARETH DAVASI
YAŞASIN DOSTLUK, KAHROLSUN BAĞNAZLIK
REZALETİN BÖYLESİ…
ÇETİN ALTAN’A KÜLTÜR VE SANAT BÜYÜK ÖDÜLÜ
SOĞUKLARDA HAVADAN SUDAN DERTLEŞME…
AYDINLAR VE DERİNLİKLER…
UMUDUMUZ HERMAN…
BAYRAM, NOEL, YILBAŞI: PAMUK ELLER CEBE !
KRAL ÇIPLAK, YA DA PUJADİZMİN AYAK SESLERİ…
KURBAN BAYRAMI DEYİNCE AKLIMA GELENLER!
AT BİR E-POSTA, AL BİR E-BEBEK…
PARAYA TAPANLARIN EMEĞE SAYGISI OLUR MU ?
GÜNEŞ DOĞMAK İÇİN BATAR ?
Obama Matonge’nin Yıldızı
HEY OBAMA OBAMA, ODUN LAZIM SOBAMA…
CUMHURİYET NE DEMEK ?
24 Ekim 1967-24 Ekim 2008 : TAM 41 YIL OLDU BELÇİKA’YA GELELİ…
TÜRBÜLANSTAN KORKMAYIN, UÇAĞIMIZ DÜŞMEYECEK…
BRÜKSEL’DE BURUK BİR BAYRAM GÜNÜ…
27 Mayıs’tan 12 Eylül’e giden süreç ve sonrası
SIK SIK SEÇİM, BELÇİKA’DA ZORLAŞTI GEÇİM…
DARBELERLE DOLU 58 YIL
GEMİDE KAPTAN VE PUSULA VAR MI ?
1968- 2008 : 40 YILDA NEREDEN NEREYE ?
24 NİSAN 1982 YANGINI VE “CEBELER”
“SİAMO MOLTO ADDOLORATİ”
En büyük terör ırkçılıktır
Doğum günümde yaşamımdan kesitler
Güvenoyu mu, mayınlı tarla mı
Tarihte bugün...
Kaptan Pilot Yves'in Ulusa Seslenişi
Irkçılık umutsuzluktan besleniyor...
İnanc düşmanı özgürlük havarisi
Seyir devleti ve Sarkozy
Rehberlik nedir, ne değildir
Yoğurt tuttu mu, tutmadı mı, yakında görülecek…
Danke Şön Dazlak
Brüksel’de durum ne?
Medya diktatörlüğü, gönül körlüğü
Sisli havada siyaset
Kurban Bayramı Arifesinde Bazı Görüşler!
07 Aralık dört iyi insanımızın öldüğü kötü bir gün…
Belçikalılaştıramadıklarımızdanmısınız?
İstanbul’a gay belediye baskanı mı? Vay anasını…
Ah Belçika, vah Belçika
Bayram geldi neyime!
Bugün 19 Mayıs Gençlik Ve Spor Bayramı (mı)?
SARKOZY VE SEÇİMLERE BİR AY KALA
BELÇİKA'DAKİ DURUMUMUZ...

Gerçek tek, yorumlar farklı...
Kem küm, lam lum!
MERİNOS KOYUNU MU, GLOBAL SERMAYENİN OYUNU MU?
BRÜKSEL'E KAR YAĞDI, GÖNLÜM ÜŞÜDÜ…
Yılbaşı bahane, dostluk şahane
Yılbaşı gecesi yaklaşırken
Küresel Sessizlik
İmkansızı olanaklı hale getiren devlet adamı: Bülent Ecevit
Korku Bahçesinde Sevgi Yeşermez
Bugün 23 Nisan
Tarihte ve gelecekte kadının yeri
Mösyö Sarkozy kimdir?
Esti Nesim'i Bahar, Ya da Nevruz Ateşi
Darbede Doğan Deniz
Kısır Döngü veya Kuyruğunu Isıran Yılan
Edison lambaya püf dedi!
Her şeye gülünür mü?
Mozart Bugün 250 Yaşında
UĞUR’suz bir günün düşündürdükleri!..
Kurban Bayramı Arifesinde Bazı Görüşler
Epifani Yortusu ve Kral Galetası
şünüyorum, Öyleyse Varım (Descartes)
Yılbaşı Gecesi Yaklaşırken
Ankara-Brüksel Diyaloğu...
BREL en büyük Belçikalı seçildi
Çağdaş Uygarlık Yolları Mayın Döşeli
Adile Naşit: Vazgeçilmez ve bir daha gelmez…
İntihar Komondosu Belçikalı Meryem
Dil ve Aşağılık Duygusu
ÖEK Üçlüsüne Ne Oldu?
Bayram Geldi Neyime
Ramazan Bayramınızı candan kutlarım!...
Ah Mutluluk Ah!..
Değişim, Gelişim ve İlerleme
Sınıftan Atılan "İnkarcı"...
Avrupa, Avrupa, Duy Sesimizi...
La Brabançonne ve İstiklâl Marşı
Darbelerle Dolu 55 Yıl
Tükenen Ömürler
Gurbetten Gelmişim...
Lahey'de Kısa Bir Günden İzlenimler
1950’den Mektup Var…
Nereden geldik, nereye gidiyoruz?
Tutarlılığa Davet
Köprünün altından daha çok sular akacak

   
SAYFA BASI

Mahmut Aşkar

Dinime Söven de Kalan Sağlar da Bizdendir
“Bizden Biri”ne hayret etmek üzereyken, zavallı kızın üzerine neredeyse Haçlı Seferleri düzenleneceğini görünce küçük dilimizi de yutuverdik.  Devam

Hidayet Kayaalp

ATIB KURULTAYI
ATIB’in merkez ve yan kadroları bırakın bir kurumu, ülke idare edecek kadar donanımlı ve ahlaklı kadrolardır. Devam

Yakup Yurt

HALKIN DERDİ SEÇİM DEĞİL, GEÇİM…
Belçika “uzlaşma kültürü” ile övünen dünyanın en karmaşık, en sık seçim yapılan, dışarıdan bakılınca istikrarlı gibi görünen, ama esasen istikrarsız, yüksek tansiyon hastası bir ülke. Devam

Prof. Dr. Hacı Duran

Akademinin Gölgesinde Psikolojik Şiddet
Ancak amaç psikolojik şiddet uygulama olunca, muhatapla dalga geçme, onu mantıksız sorularla ezmeye çalışma, bir teknik olarak her zaman uygulanır. Devam

Ali Kılıçarslan

“Müslümanı Avrupalılaştırmak”
Avrupa’nın mı islamlaştığını, bir başka deyişle müslümanlaşacağını öğrenmek isteyenler, özellikle Almanya Türkleri’nin geleceği hakkında fikir yürütenler, bu kitabı mutlaka okumalılar. Devam

Leman Kuzu

YURTSEVERLER, SÖZÜM SİZE!
Son zamanlarda ülkemizde yaşanan olayları ne şekilde kaleme alacağımı şaşırmış durumdayım ve hatta yazmaya başladıkça içim yanmaktan öteye geçiyor. Devam

Yakup Tufan

NRW SEÇİMLERİ VE TÜRKLER’İN ÖNEMİ
Almanya’da  yaşayan Türkler’in varlığından gerçekten de haberdar mı olundu? Türkler artık kıymetlendi mi?... Devam

Şefik Kantar

Batı cephesi bildiğiniz gibi
İçedönük Alman politikalarının temelinde; Almanlığı ve Alman İslamı’nı dayatma, ne şekilde olursa olsun kabul ettirme düşüncesi yatıyor.
Devam

Prof. Dr. Ramazan Demir

Ziya Gökalp’ın İstemediği “Boşolar”...
Etrafını aydınlatan ışık olarak anlam yüklenen “ziya” insan örneğinde en güzel şekilde Ziya Gökalp’ in şahsında anlam bulmuştur.  
Devam

Nuran Yelkenci

8 Mart Dünya Kadınlar Gününde Müslüman Türk Kadınının Yeri...
Ev ekonomisini en iyi şekilde yönetebilen akıllı, eğitimli bir kadın neden ülkeyi
 yönetemesin?
Devam

Ozan Yusuf Polatoğlu

Bitlis’de 5  Minare  İsviçre’de 4 Minare
İsviçre’nin Müslümanların yaşamadığı çok kenar çevrelerden yüksek oranda minareye hayır oyları çıkmış, yoksa minareyi çok başka bir şey mi sanıyorlar fıkradaki gibi… Devam

Muhsin Ceylan

Eğitim masallı uyum yalanları...
Günümüzdeki uyumla alakalı sıkıntıların sebeplerinin mevcut kanun ve uyugulamalar olduğunu Sayın Bakan bilmez mi? Devam

Üzeyir Lokman Çaycı

Çocuklar bizim!
Gerekirse suç işlenen bölgelere psikologlar, spor öğretmenleri, antrönerler,  spor salonları, kütüphaneler,  götürülmelidir... Devam

Umut Bulut

Kalıbınıza tüküreyim
İnsan olarak en çok da sevdiklerimizden darbe alınca yaralanırız ya, bu yara kolay kolay kabuk tutmaz. Devam

Orhan Aras

KIRMIZI GÜL
Ama hangimiz şimdiye kadar güzel öğütlere kulak vermişiz ki? Hangimiz bile bile hayatımızda pişmanlıklar yaşamamışız ki?
Devam

Mehmet Ali Aladağ

Kötüler ve İyiler
Adam doğan güneşe sırtını çevirdi, batacak güneşten yana yüzünü döndü. Devam

Ayten Kılıçarslan

Kadın Dindarlığına Hürriyet
Neticede kadınlar, başörtüsü ve meslek hayatı arasında tercih yapmak zorunda bırakılmaktadırlar.
Devam

Nurdoğan Aktaş

Türkçe Konuşulan Yerler İstanbul’dur

Tofiq Abidin

RAŞİT DEMİRTAŞ a  UĞURLU YOL
 

İsmail Tüysüz

BİZDEN ÖNCE MASALLARIMIZ GELMİŞ

Doğan Tufan

Bizans Oyunlarına dikkat