A vitaminini unutmayın! Mevsim meyvesi gibisi yok. Strese son vermenin 15 yolu

Kendinizi değil kilonuzu yakın

·  ANASAYFA  
·  AVRUPA HABER  
·  MEDYA  
·  YAZARLAR  
·  SÖYLEŞİ  
·  EKONOMİ  
·  POLİTİKA  
·  SPOR  
·  DÜNYA  
·  KADIN & YAŞAM  
·  SAĞLIK  
·  MUTFAK  
·  ÇOCUKLAR  


  GÖZCÜ

               Yakup Tufan

 

yakuptufan@hotmail.com













YÜREK YAKAN YANGINLAR

Almanya’da yaşayan Türkler arasında bir çok korkunun yanında, yangın veya kundaklama korkusu ve tedirginliği yaşanmaktadır. Irkçılığın gittikçe yaygınlaştığı ülkede kundaklama olaylarında da artış olduğu bariz bir şekilde görülmektedir. Ne garip iştir ki, bugüne kadar vuku bulan, onlarca ve hatta yüzlerce Türkün canına ve malına mal olan yangınların, saldırıların esas sebebi yada suçlusu (vicdanları rahatlacak bir şekilde) ortaya çıkarılmamış veya çıkarılamamıştır. Çoğu zaman dikkatler başka şeylere çekilmiş veya hadiseler örtbas edilmeğe çalışılmıştır.

Baden- Wüttemberg eyaletininin başşehri olan Stutgart yakınlarında bulunan Bangnang kasabasında çıkan yandında maalesef aynı aileye mensup 7’si çocuk 8 kişi (anne ve çocuklar) Türk feçi bir şekilde yanarak hayatını kaybetmiştir. Yangının henüz sebebi ortaya konulmadı ama yalnız 2012 yılında Türklere yönelik 11 civarında kundaklama olması düşündürücüdür. Bu sebeple yalnız Baden Wüttemberg’de yaşayanlar değil Almanya’da yaşayan bütün Türkler arasındaki korku ve endişe daha da artmıştır.

Nüfusları 3 milyon civarında olan ve yarım yüzyılı geride bırakan Türklere yönelik bilinen ilk kundaklama olayı 1992 tarihinde oldu. Irkçılar, Neo- Naziler, Türk ailesinin yaşadığı bir eve saldırıda bulunarak molotof kokteyli attılar. Çıkan yangında 3 Türk feci şekilde yanarak hayatını kaybetti. Solingen’de 29 Mayıs 1993 tarihinde Genç ailesinin evine yapılan ırkçı saldırı ve benzinle kundaklama neticesinde yine 5 Türk yanarak can verdi. Karlsruhe şehrinde 1996 tarihinde düzenlenen kundaklama sonucu 3 Türk hayatınını kaybetti, ne yazık ki failler bulunamadı. Başka büyük bir felaket ise 3 Şubat 2008’de yaşandı. Ludwigshafen’da çıkan bir yangında 9 Türk feci şekilde yanarak can verdi. Bir de bilinmeyen, konu edilmeyen yada sebeplerinin başka şeyler olduğu öne sürülen yangınlar var. Bütün bunları alt alta koyduğumuz zaman Almanya’da yaşayan Türklerin korku ve tedirginlik içerisinde olmalarında ne kadar haklı oldukları anlamak mümkündür. İşin daha da acı yanı ise bir taraftan faillerin gereken cezaya çaptırımayışları, öbür taraftan yetkililerin kundaklama ve yagınlarla ilgili yaptıkları açıklamaların süpheleri ortadan kaldırmamasıdır.

Yalnız 2012 yılında resmi makamların raporlarına yansıyan 11 den fazla kundaklama ve en az 67 ırkçı saldırı vuku bulmuştur. Türklerin yoğun yaşadıkları Kuzey Ren Vestfalya (NRW) Eyaleti Dortmund şehrinde bulunan ve Türklerin yaşadıkları bir evde (2012 Eyylül) kundaklama sonucu çıkan yangında 3 Türk hayatını kaybetti. Yine Bremen şehrinde yabancıların özellikle Türklerin yaşadığı bir sokakta bulunan iki ev kundaklandı. Çıkan yangın sonucu 29 Türk ve çok sayıda yabancı dumandan zehirlenerk hastaneye kaldırıldı. Resmi makamların raporlarına girmeyen ve karanlıkta kalan daha çok saldırı ve kundaklama hadiselerinin olduğu da bir hakikat olarak göz önünde tutulursa, Almanya’da yaşayan Türklerin nasıl bir manzara ile karşı karşıya kaldıkları daha iyi anlaşılır.

Almanya’da vuku bulan yangınlar ve ırkçı saldırlar konusunda Türkiye’nin tutumuna gelince; Türkiye, Ludwigshafen faciasından bu yana iyi bir sınav vermektedir. Gerek Türk hükümeti ve gerekse TC Almanya Büyükelçiliği veya Türk Konsoloslukları olsun olayları bizzatihi müşade etmekte, yerinde incelemerde bulunmak için yoğun bir çaba göstermektedir. En son 10 Mart 2013 Bangnang yangın faciasında olduğu gibi. Öte yandan Almanya’da faaliyet gösteren Türk STK da yaptıkları açıklamalarla menfur saldırılara karşı tepkilerini dile getirmekteler. Fakat bütün bu tutum ve davranışlar saldırı ve kundaklamaların faaillerinin ortaya çıkarılması yada olayların önlenmesi konusunda henüz yeterli değildir. Bu konuda daha çok tedbir, çalışma ve gayrete ihtiyaç vardır.

Almanya’da fazla gündeme gelmeyen ve maalesef kamuoyunda pek ilgi görmeyen bir de camilere yapılan saldırılar vardır. Gün geçmiyor ki ırkçı, yabancı düşmanı, özellikle de İslam ve Türk düşmanı çevreler, cami veya cemiyetlere karşı saldırılarda bulunmasınlar. Bugüne kadar Almanya’da faaliyet gösteren ATİB, DİTİB, VIKZ, IGMG veya ZMD gibi kuruluşlara bağlı onlarca cami ve cemiyet, ırkçı ve İslam düşmanlarının saldırılarına maruz kalmıştır. En son 8 mart 2013 tarihinde Perşembeyi Cumaya bağlayan gece Berlin- Charlottenburg şehrinde bulunan ‘’Ensar Camii’’nin kundaklandığı gibi. Bütün bunlar göztermektedir ki, Türkler ve Müslümanlara karşı yapılan saldırı ve kundaklama olayların önlenmesi konusunda başta Almanya olmak üzere Türk STK ve Türkiye’ye çok büyük görevler düşmektedir.

Almanya’da 9 Türkün sistemli bir şekilde öldürüldüğü (yıllarca üzerinin örtüldüğü ve dikkatlerin başka tarafa çekildiği) ‘’Neo- Nazi Cinayetleri’’ göz önünde tutulduğunda, mücadelenin, uyanık olmanın ve işbirliğinin önemi bir kez daha kendiliğinden anlaşılmaktadır.

Bugüne kadar yangın ve menfur saldırılarda hayatını kaybetmiş kardeşlerimize Allah’tan rahmet diler, yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ederken şunu bir kez daha vurgulamak isterim ki: Şayet ırkçılıkla mücadele ve işbirliği konusunda ciddi adımlar atılmaz ise menfur saldırılar, kundaklamalar ve yürek yakan yangıların (Allah korusun!) arka arkası kesilmeyecektir...

Dinslaken, 14 Mart 2013
Yakup Tufan



 YAZARIN DİĞER YAZILARI:

YÜREK YAKAN YANGINLAR
AVRUPA TÜRKLERİ VE AŞURE’NİN ÖNEMİ
AVRUPA TÜRKLERİNDE CEMAAT VE CEMİYET ANLAYIŞI
ÜMMETİN SULTAN’I HOŞ GELDİN
IRKÇI PROVOKASYONLARIN  ARKA PLANI
KUZEY REN -VESTFALYA SEÇİMLERİ VE BEKLENTİLER
AVRUPA’DA MÜSLÜMANLARA YÖNELİK AYRIMCILIK
NRW`DE SEÇİMLER VE GÖÇMEN OYLARININ ÖNEMİ
UYUM YASASININ GETİR(ME)DİKLERİ
FRANSA’NIN GARABETİ VE TÜRKİYE’NİN İSTİKBALİ
NAHOŞ SÖZ “DÖNNER MORDE”
ALMANYA’DA YARIM YÜZYIL
ZAMAN KARDEŞLİK ZAMANIDIR
GÖÇÜN 50. YILINDA AVRUPA’DA RAMAZAN
IRKÇILIĞIN TEHDİDİ ALTINDAKİ AVRUPA
BRÜKSEL BULUŞMASI
YOL AYRIMINDAKİ TÜRKİYE
GÖÇ VE AVRUPA TÜRKLERİ
ALMAN EĞİTİM SİSTEMİ  VE TÜRK ÇOCUKLARININ MESELELERİ
ALMANYA’DA İSLAM GERÇEĞİ VE GÖRMEYEN GÖZLER
AVRUPA’DA AİLE YAPIMIZDAKİ DİNAMİKLER VE DİNAMİTLER
KENDİNİ ARAYAN TÜRKİYE
MANEVİ DÜNYAMIZDA ARALIK, AŞURE VE MUHARREM’İN YERİ
BANGLADEŞ’DEN SELAM VAR
PAKİSTAN’DAN SELAM VAR
AVRUPA’DA RAMAZAN  BAYRAMI
SALDIRGAN İSRAİL VE “MAVİ MARMARA” BASKINI
NRW SEÇİMLERİ VE TÜRKLER’İN ÖNEMİ
ALMANYA İSLAM KONFERANSI VE MÜSLÜMAN CEMAATLERİN DURUMU
GÖÇMENLER VE UYUM MECLİSLER
PARELEL TOPLUM VE DİN GERÇEĞİ
ALMANYA’DA FEDERAL SEÇİMLER VE MÜSLÜMANLAR
NRW MAHALLİ SEÇİMLERİ VE MÜSLÜMANLAR
ALMANYA İSLAM KONFERANSI VE MÜSLÜMANLARIN MESELELERİ 
AVRUPA BİRLİĞİ  VE AVRUPA TÜRKLERİ
WİNNENDEN KATLİAMI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER
BANGALDEŞ’DE MUSON YERİNE GÜL YAĞMURU
HACCA YOLCULUK HAKKA YOLCULUK
Fransa’nın İmajı
Uyum nedir?

 

   
SAYFA BASI

Mahmut Aşkar

Kendini İfade Edemeyen Müslümanın Tarifi?
Kendi içinde bütünlük arz etmeyen, kendisini tamamlayamayan müslüman azınlığa verilmesi muhtemel haklar da ancak, sergilediği duruşla örtüşen biçimde olur.  Devam

Yakup Yurt

YAZMA NEDENLERİM…
Kısacası ben gördüklerini ve yaşadıklarını kendince yorumlayan ve yazan bağımsız ve özgürlükçü bir adamım. Devam

Şefik Kantar

Batı cephesi bildiğiniz gibi
İçedönük Alman politikalarının temelinde; Almanlığı ve Alman İslamı’nı dayatma, ne şekilde olursa olsun kabul ettirme düşüncesi yatıyor.
Devam

Prof. Dr. Hacı Duran

Bürokratik Yargının Fanatikleri
Günümüzde Türkiye'nin yargı bürokrasisi arasında ortaya çıkan çatışmalar, birçok bakımdan kilisenin yaşadığı bu serüvene benzemektedir. Devam

Hidayet Kayaalp

LAMI CİMİ YOK
Çetelere sövmek, darbecileri lanetlemek belki insanı rahatlatır, ama gelecek nesillerin başına gelecek tehlikeyi ortadan kaldırmaz. Devam

Ali Kılıçarslan

Almanya’da İslam İlahiyatı
Almanya’da üniversitelerde Almanya’nın şartlarına göre ‘İslam İlahiyatı Kürsüsü’ kurulması gereklidir. Devam

Yakup Tufan

ALMANYA İSLAM KONFERANSI VE MÜSLÜMAN CEMAATLERİN DURUMU
Bu ülke müslümanların da ülkesidir!  Bu devlet müslümanların da devletidir ve onların hak ve hukukunu korumak ve kollamakla mükelleftir! Devam

Leman Kuzu

KABUL  ETMİYORUZ!..
Ey ABD, tüm dünya biliyor ki, sen emperyalist bir güçsün. Devam

Prof. Dr. Ramazan Demir

Neden Cumhuriyet?
Cumhuriyet, kendi içinde birçok devrimi barındıran bir hayat biçimi, yaşama biçimi olarak anlaşılmalıdır. 
Devam

Nuran Yelkenci

8 Mart Dünya Kadınlar Gününde Müslüman Türk Kadınının Yeri...
Ev ekonomisini en iyi şekilde yönetebilen akıllı, eğitimli bir kadın neden ülkeyi
 yönetemesin?
Devam

Ozan Yusuf Polatoğlu

Bitlis’de 5  Minare  İsviçre’de 4 Minare
İsviçre’nin Müslümanların yaşamadığı çok kenar çevrelerden yüksek oranda minareye hayır oyları çıkmış, yoksa minareyi çok başka bir şey mi sanıyorlar fıkradaki gibi… Devam

Muhsin Ceylan

Eğitim masallı uyum yalanları...
Günümüzdeki uyumla alakalı sıkıntıların sebeplerinin mevcut kanun ve uyugulamalar olduğunu Sayın Bakan bilmez mi? Devam

Umut Bulut

Kalıbınıza tüküreyim
İnsan olarak en çok da sevdiklerimizden darbe alınca yaralanırız ya, bu yara kolay kolay kabuk tutmaz. Devam

Orhan Aras

KIRMIZI GÜL
Ama hangimiz şimdiye kadar güzel öğütlere kulak vermişiz ki? Hangimiz bile bile hayatımızda pişmanlıklar yaşamamışız ki?
Devam

Mehmet Ali Aladağ

Kötüler ve İyiler
Adam doğan güneşe sırtını çevirdi, batacak güneşten yana yüzünü döndü. Devam

Üzeyir Lokman Çaycı

Bu adam senin baban
Ay yıldızlı bayraklar da yıllar sonra yine devletin asil güçleriyle birlikte bölgede yerlerini almışlardı. Devam

Ayten Kılıçarslan

Kadın Dindarlığına Hürriyet
Neticede kadınlar, başörtüsü ve meslek hayatı arasında tercih yapmak zorunda bırakılmaktadırlar.
Devam

Nurdoğan Aktaş

Türkçe Konuşulan Yerler İstanbul’dur

Tofiq Abidin

RAŞİT DEMİRTAŞ a  UĞURLU YOL
 

İsmail Tüysüz

BİZDEN ÖNCE MASALLARIMIZ GELMİŞ

Doğan Tufan

Bizans Oyunlarına dikkat