PENCERE
Nuran Yelkenci
|
|
nuranyelkenci@yahoo.com
|
BİN
AYDAN DAHA HAYIRLI OLAN, RAMAZAN AYI
Gerçek şu ki, Biz onu
kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu
sana bildiren nedir? Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır."
(Kadir Suresi, 1-2-3)
Allah'ın kullarına bir lütfu olan Ramazan Ayı,
tüm insanlığa
rehber olarak gönderilen, Kuran'ın indirildiği
ve içinde, “bin
aydan daha hayırlı olan,” Kadir Gecesi'nin
bulunduğu bereket
ayıdır. Yüce Allah, ibadetlerin özü olan
namazdan sonra oruç tutmayı, sağlıklı
olan her Müslüman’a farz
kılmıştır. Allah’ın oruç ibadetini
Müslümanlara farz kıldığı
gibi, bundan önce
gelen tüm hak dinlere de çeşitli şekillerde
farz kılınmıştır.
"Ey
iman edenler, sizden öncekilere yazıldığı
gibi, oruç, size de yazıldı (farz kılındı)."
(Bakara Suresi, 183)
İçinde birçok
hikmet bulunan ramazan ayının en önemli olanları
ise, kişinin gün boyunca Allah'a daha çok yakın
olması, verdiği nimetlere şükürle karşılık
vermesi, kendi
acizliğini fark etmesi, tüm alışkanlıklarında,
nefsine karşı sabırla mücadele etmeyi öğrenmesidir.
Oruç ibadetinin, henüz
bizim bilmediğimiz çeşitli
faydaları olduğu gibi, bir çok fiziki ve manevi
şifası olan önemli bir ibadettir.
Orucun manevi şifası
Oruç sadece
belli bir zaman diliminde aç kalmak değildir. Sabır, affetmek, aşırılıktan kaçınmak,
ikramda bulunmak, paylaşmak ve açlığı
tatmak gibi, sayısız
faydalarının olduğu bilinmektedir.
Oruç kişiyi kin, öfke,
nefret, kıskançlık, aşırı hırs
gibi olumsuz tavırlardan uzaklaştırmaktadır.
Ayrıca içki, kumar, sigara gibi
kötü alışkanlıkları bırakmak
için de, büyük bir fırsattır. Oruç tutarak sakin
ve huzurlu olan
insan, depresyon gibi psikolojik
rahatsızlıklardan da uzak kalır.
Oruç
insanın şefkat ve merhamet duygularını
geliştirir. İnsanın yaradılışında
zaten var olan, ancak günlük hayat koşuşturması
ve beraberinde gelen stresle
üzeri kapatılan bu güzel duygular, oruçla
tekrar hayat bulur. Bunun topluma yansıması
ise sevgi,
paylaşım ve yardımlaşma şeklinde oluşur.
Bu da, mutlu
insanlar ve huzurlu toplum demektir.
“Ruhuna uygun olarak tutulan oruç,
gerek kişisel, gerekse toplumsal bazda,
hem fiziksel, hem de ruhta
oluşan sağlıklı etkilerle, bizleri
bayrama ulaştırır.''
Orucun
ruh ve beden sağlığı üzerindeki etkileri
Tüm kötülüklerin
başı Allah’ı unutmaktır. Bir aylık
manevi eğitim, insanı Allah’a daha da çok yaklaştırır.
Oruç tutarak iyi ve güzel huylar kazanırız. İç
dünyamıza dönüp, iç hesaplaşmasıyla, ahlak
eğitimi yaparız. İrademizi güçlendirerek,
köklü bir ahlak terbiyesiyle, üzerimizde var olan kötü
alışkanlıkları temizleriz.
Oruç, ruh ve beden sağlığını dengeye
koyar ve bedeni arındırıp,
dinlenmesini sağlar.
Sindirim sisteminin dinlendirip,
bağışıklık sisteminin güçlenmesini
sağlar.
Özüne uygun beslenilirse, kanın temizlenmesi
ve vücuttan toksinlerin atılmasını sağlar.
Kuran’da kefaret, yemin, adak
ve niyet için
tutulan oruçlar
Yüce Allah
ramazan dışında da, bazı
durumlar da insanlara
oruç tutmayı emretmiştir. Bunlar bazen fidye olara,
bazen de, adaklarını yerine getirmek için tutulur.
Yerine getirilmeyen yeminler için ve kefaret
olarak tutulan oruçlar vardır. Bazen de yapılan
hataların, henüz dünyadayken
affı için Yüce Allah’ın rahmeti olarak,
insanlara farz kıldığı oruçlar
vardır. Hatta ayette
belirttiği gibi, Hz,
İsa’nın doğumu üzerine,
Hz. Meryem’e müjde olarak vahyettiği,
“kimseyle konuşmama
orucu” olanları
da vardır. Görüldüğü
gibi, Allah’ın bir ilmi olan oruç, bizim algılayamadığımız
çeşitli hikmetlerle doludur. Kuran’da geçen oruçla
ilgili ayetlerden bazıları sırasıyla
şöyledir:
“Artık,
ye, iç, gözün aydın olsun. Eğer herhangi bir beşer
görecek olursan, de ki: "Ben Rahman (olan Allah) a oruç
adadım, bugün hiç kimseyle konuşmayacağım."(Meryem
Suresi, 26)
“(Oruç) Sayılı günlerdir. Artık sizden kim
hasta ya da yolculukta olursa tutamadığı günler
sayısınca başka günlerde (tutsun)…”(Bakara
Suresi, 184)
“Ancak buna (imkan) bulamayanlar (için de) birbirleriyle
temas etmeden önce, kesintisiz iki ay oruç (yüklenmiştir);
buna güç yetiremeyenler altmış yoksulu doyursun.
…”(Mücadele Suresi,4)
“…Onun (yeminin) kefareti, ailenizdekilere
yedirdiklerinizin ortalamasından on yoksulu doyurmak ya
da onları giydirmek veya bir köleyi özgürlüğüne
kavuşturmaktır. (Bunlara imkan) Bulamayan (için)
üç gün oruç (vardır.) Bu, yemin ettiğinizde (bozduğunuz)
yeminlerinizin keffaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz...”(Maide
Suresi, 89)
SAYFA
BAŞI
www.nuranyelkenci.com
Yazarın
diğer
yazıları:
Davul
Tozu, Minare Gölgesi
İffetli
Müslüman Türk Kadını ve Örtünme
İnsanın
En Büyük Düşmanı Şeytan
Duada
kararlı olmak
Kuran’da
selamlaşmanın önemi
Allah,
İnsanı hastalıkla da sınar
Haset
ve Kıskançlık
Kilitli
Kapıların Ardındaki Sonsuz Hayat , Cehennem
Sahte
Dünyanın Acıları
Tarihten
Günümüze Sahte Dindarlar
Şeytan
Detayda Gizlidir
İnançla
Gelen Ruh Sağlığı ve Huzur
İnanca
Çağıran Davetler
Hayırlarda
Yarışmak
Zaman
Tüketen Ev Hanımları
Sebeplerdeki
sırlar
Herşeyde
Hayır Görmek
Pişman
Olmadan Önce
Örnek
Müslüman Kadın
Hz. Meryem
Tüm
annelerin, anneler gününü kutluyorum
İnsanları
sinsice kıskacına alan Adamlık dini
Derin
Düşünmek
2005
Dünya Kadın Yürüyüşünde, Müslüman Türk Kadınının
Yeri
SAYFA
BASI
|