ORADA
BİR
VATAN
VAR, UZAKTA.....
Nefes nefese, umut ve heyecan dolu, gözler ve gönüller
sadece bir noktaya kilitlenmiş zamana karşı yarış
halindeydik. Ovaları rüzgar gibi okşayıp geçerken,
dağların bazen kalbine bir ok gibi girip çıkıyoruz,
bazen de geçit vermek istemeyen, büyüklüğüyle
gururlanan dağların zirvesine fırtına gibi
tırmanıyor ve iniyorduk.
Herşey bize vız gelir, ölümden öte hiçbir engel
bizi hedefimizden alıkoyamazdı. Bölük bölük,
grup grup, birer ikişer bu sefer Batı`dan Doğu´ya,
akın akın, doludizgin gdiyorduk. Güneşin doğduğu
yöne doğru, hasretini çektiklerimize, vatana doğru
gidiyorduk.
Italya, güneye indikce güzelleşiyordu. Bizim Akdeniz
sahillerinin bir kopyası gibi. Fakat bizden daha düzenli;
çarpık yapılaşma, keyfi yerleşim yoktu,
ama bunu gören kim. Gözler Anadolu`ya, O´nun çıplak
dağlarına kilitlenmişdi. Çünkü, orası
vatandı. O kıraç topraklar, sert kayalıklar,
vatanın dağları, topraklarıydı.
Kuzeyden güneye, soğuktan sıcağa doğru göç
eden kuşların denizi aşıp kıyıya
yorgun ve bitkin dökülmesi gibi,
gurbetçiler, sıla yolcuları, Yunanistan´a
doğru hareket eden gemiye kendilerini son nefeste atıyorlar.
Deniz havası, deniz manzarası kimin umurunda. O özlem,
vatan sularında giderilecekti.
Memleket havasını tenefüs etmeğe, toprağına
ayak basmaya, sularında kulaç açmaya, güneşinde
kavrulmaya, yolumuzu gözleyenlere sarılıp hasret
gidermeğe gidiyorduk.
Yunanistan, dünyada belki de bize benziyen tek ülke. Yunan´ın
ne Ege´si, ne zeytinliklerle kaplı dağları,
nefesler tutulmuş; gözler, bizim Ege, bizim dağların
zeytinliklerinden başka birşey görmüyor.
Meriç Köprüsü´nü geçerken bayrağımızın
yükseklerde dalgalanması göğsümüzü kabartırken,
hayatından bezmiş, yorgun ve bitkin bir gümrük
memurumuzun asık suratıyla karşılaşınca
sevincimiz kursağımızda kalıyor.
Ne gümrüklerdeki bürokrasi, ne kuyruklar ve ne de
memleketin bozuk yolları...Hiçbirisi vatanın
vatandaşı olmanın verdiği hazzı gölgelemeye
yetmiyor. Bu topraklarda kimse bize "yabancı"
diyemez, yabancı gözüyle bakamaz! Çünkü bu topraklar;
atayurdu, babayurdu, anayurdudur! Amma...kendinizi "yüzde
yüz yerli" havasına kaptırıp tadını
çıkardığınız sırada, etraftan
bakan gözlerden; "yüzde yüz almancı" damgasını
yediğinizi farkeder gibi oluyorsunuz. Buna rağmen,
buna rağmen vatan güzel, vatanında olmak güzeldir.
Yarın devam ediyoruz:
Vatan bizi özlememiş, biz vatanı özlemiştik.
YAZARIN
DİĞER
YAZILARI:
SAYFA
BASI
|