DÜN ve BUGÜN
Leman
Kuzu
|
|
lemankuzu@windowslive.com
|
GÖNÜL BORCUNU UNUTMAMAK LAZIM!
Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere,
hayallere ihanet katmamandır. Vefa; ötelerin sonsuz mükafatı
karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri
dünyaya satmamandır.
(Hz.Mevlana)
Düşünüyorum da, içimizde kaçımız vefalı birer insan veya
bugüne kadar hangimiz vefasızlıkla karşı karşıya kalmadı
ki!.. Eminim, çoğumuz üstümüze toz kondurmuyor ve çok vefalı
olduğumuzu sanarak, insanlardan biraz daha uzaklaşıyor ve
pek çoğumuzda gerçekten vefasızlıkla yüzleşerek en derin
acıyı yaşıyoruzdur! Ne diyelim Allah (cc) kimseyi
vefasızlıkla yargılamasın.
Sanırım hayattaki en acı şeylerden biri de bu olsa gerek. Ve
ne yazıktır ki kültürel yozlaşma her güzel şeyi yok ettiği
gibi, vefayı ve vefa duygusunu da kaybettirmiş çoğumuza. Hem
biz, bize yapılmasını istediklerimize ne kadar yakınız, biz
onlara ne veriyoruz? Bize güç katmasını
istediğimiz insanlara biz ne kadar yakınız ve onların
ellerinene kadar dokunabiliyoruz! Vefalı dost; senin
yanlışlarını görüp sana fikir veren ama bunu yaparken asla
otorite kurmaya çalışmayan, yanlışlarını görüp sana aktaran,
ama asla sorgulamayan, kötü zamanda birleşen, istemeden
yanında olan kişidir. Sen yanında olduğun sürece senin
yanında olan değil!.. Anlayacağınız vefalı insan olmak, her
insanın harcı değildir...
Çünkü insanı 'en şerefli varlık' olmaya taşıyan iç
dünyamıza karşı olan vefasızlık, aynı zamanda yerel
değerlerimize karşı da afakî bir vefasızlığı doğuruyor.
Vefasızlık çok can yakıcıdır. İnsanın parası, toplumdaki
yeri ya da güzelliği için sevilmesi oldukça aşağılayıcıdır;
sonu ise ürkütücüdür, düşünmek bile istemiyorum desem
yeridir. Lütfen insanlığın iftihar tablosunda yer alan ve en
önemli insani karakter olan vefayı her defasında
hassasiyetle hatırlayalım!
Bir aşığın maşukuna, bir dava adamının davasına ve bir
idealistin ülküsüne her şeye rağmen sadık kalması, her şeye
katlanması ve her şeyi sineye çekmesidir vefa dediğim.
Gerçek dava adamına yakışanda budur zaten -ki niceleri vefa
sayesinde hedefine ulaşmış ve tarihe mal olmuştur. Nasıl mı;
tam, mükemmel, içten, sağlam ve sarsılmaz kalp bağlılığıyla,
vefayı gömlek gibi giyerek ve asla çıkarmayarak.
İnsanoğlu'nun en güzel hasletlerinden bir tanesi olan vefa,
samimi ve inanan insanların işidir!
İnsanın arkadaşlarını, akraba ve dostlarını unutmaması,
herkesin yüzünü çevirip birer,birer terk ettiklerinde, hatta
sizi mağdur etme düşüncelerinde olduğu bir zamanda zor
olmasına rağmen arka çıkan, onları göğüsleyen, kişileri aynı
duygu ve düşüncelerle, hatta ziyadesiyle yâd edebilmektir.
Söylenmesi ne kadar ruha haz katıyorsa, yaşanması da bir o
kadar güzel, aynı paralelde bir o kadar da zordur. Nasıl
düşünürseniz düşünün, ya da nasıl bakarsanız bakın, adam
gibi adam olmak derler buna.
Bakınız, diğer taraftandan da bencillik, şehvet, şiddet,
hissizlik, cehalet ve de şahsiyetsizlik buhranı içinde
yuvarlanan bir dünya düşünün...Düşünmeye gerek yok değil mi,
içinde yaşıyoruz zaten! Toplumda sosyal ayrışmaları; bu
siyah-bu beyaz, bu dindar -bu dinsiz, bu zengin -bu fakir
gibi düşünceleri ancak vefa ile birleştirebilir ve güzele
dönüştürebiliriz. Kim ne olursa olsun, insana değer verip
unutmamak ve vefa örneği göstermek insanlığın anahtarı
olmalıdır. Lütfen kendimizi gözden geçirelim, acaba bizler
ne kadar vefalıyız?!? Hiç düşündük mü? Unutmayalım ki
vefa; insan ahlak'ının üstünlüğü ve şerefli bir insanın en
güzel portresidir!
Bir selamı, bir fincan kahveyi, bir öğüt'ü, bir tebessümü,
bir sıkıntı paylaşımını vefa ile yad eylemek en doğrusu!
Biliyorum ki, günümüzde vefa'yı cisimleştiren prototipler
yok denecek kadar az. Elbette, pratikte karşılığı olmayan
bir hassasiyetin varlığından bahsetmek ve onu anlatmak
zordur. Bireyi sosyalleştirmeyen, pozitif yönden davranışını
değiştirmeyen kuru ve yavan bilgilerin ne kadar işe yaradığı
ise meçhul.
İnsanların yüzde doksanı yaşamazlar, sadece vardırlar/
Oscar Wilde
Var'la, yok arası insanlar olmamanız dileği
ile hepinizi selamlıyorum!
Ey Aziz'im; şimdi
sen söyle vefa mı, vefasızlık mı?
Bu da benden olsun; www.gelisim.edu.tr
İstanbul'un en kaliteli eğitim anlayışı,
mükemmel performans ve gayretimiz sonucu oluşan, yükselen ve
ışıldayan yepyeni bir Üniversite,
İSTANBUL ÖZEL GELİŞİM ÜNİVERSİTESİ, tüm
öğrencilerimize hayırlı olsun! Aman nazar değmesin! :)
Leman KUZU©
İstanbul,
08/10/2011
kuzuleman@yahoo.com
Yazarın diğer yazıları:
GÖNÜL
BORCUNU UNUTMAMAK LAZIM!
HERKES BEN HAKLIYIM DİYOR,
HAKSIZ KİM?
BİR
TAS SU, BİR LOKMA EKMEK VE VİCDAN...
BİR
TAS SU, BİR LOKMA EKMEK VE VİCDAN...
YANILIYORSUNUZ,
TÜRKİYE YENİLMEYECEK!
EY
ŞEHR-İ ANKARA...?
AYNAYA
YANSIYANLAR!..
ÇELİŞEN
FİKİRLER
SERÜVEN
BAŞLIYOR...
ASLAN
PAYLARI (!)
ZAY
EDİLEN KADINLAR VE SİZ, EFENDİLER
DOSTLUK
VE BİRLİK AĞI
AMAÇ
BARIŞ MI YOKSA SÖMÜRÜDEN RANT MI?
KIRMIZI ÇİZGİLERLE HAYAT...
ZİHNİ
ZİNCİRE VURMAK!..
2011'E
ERTELENEN UMUTLAR!
İNSAN
HAKLARI VE WIKILEAKS ŞOKU
BAYRAMLARI
ANLAMLI KILMAK!..
O,
ÜLKEMİZE DOĞAN BİR GÜNEŞTİ!..
1923/2010 CUMHURİYET
SEVDASI BİTMEYECEK...
YAŞAMDAN
UFAK BİR KARE
ONLAR
DEĞERLİDİR, DEĞERİMİZDİR!..
NİCE
MUTLU BAYRAMLARA!
BARIŞ'IN
YOLU / THE ROUTE OF THE PEACE!
AMAÇ
DOĞRUYU BULMAK!
İSRAİL
VE İNSANLIK DRAMI!..
İNSAN
YANSIMALARI
YURTSEVERLER, SÖZÜM
SİZE!
SÖZDE
BAYRAK SAHİBİ DEĞİLİZ!..
KABUL
ETMİYORUZ!..
KADININ
SESİ
EY
DÜNYA, EY İNSAN HAKLARI NERDESİN?
SEVGİ
ZAMANI!..
YAŞAMDAKİ
BEŞ ÖNEMLİ DERS!..
2010
AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ İSTANBUL!.
MUTLULUĞUN
ADI 2010...
DÜNYA İNSAN
HAKLARI GÜNÜ / WORLD HUMAN RIGHTS DAY
SAYFA
BASI
|